
ESKİ EZGİYİ
YENİYE
çok zorlu
bir yerden devraldık
bu eski
ezgiyi yeniye
kollarımız
uzadı gözlerimiz yer değiştirdi
büyüdü
omuzlarımız dizlerimiz
ve
kalblerimiz delik delik
böylece
birbirimize kanatlanıp
hiç
duyulmamış o çalgıya evrildik
bir kaşık
oltasını göndere çektik.
her türlü
ayrımın beyaz gölgesinden
imzaların
ve mühürlerin karanlığından
bir okun
yaydan çıkışının
geri
dönüşü olmadığı yalanlarından
tüm
kitapların çöpleşmesinden
bu
soğukta
kapkara
bir karın
soğuğunun
altında
denizaltılar bandırasızdır.
reks
sinemasının önünde bir ağaç
kendi
başına ve kendine
tırmanmış
binalardan daha yükseğe
kuş
yuvalarıyla birlikte düşünüyor
masanın
başından ahmak saati devirdik
ağacın
üzerine yerleştik
müziğin
müziğine dayadık
geniş
camlı alınlarımızı
sonuçta,
biz ayaklarımızla yazarız
aşağıdan
yukarıya doğru
misal;
gökyüzü sokaksızdır.
Zafer
Yalçınpınar
13 Mart
2010
|